Arapça:
1000:
bin
|
Elf
|
اَلْف
|
Binler
|
Âlâf
|
آلَاف
|
“Binlerce”
demek için (Âlâf) kelimesini kullanıyoruz. Yanına herhangi bir harf eklememiz gerekmiyor.
Sadece soluna ekleyeceğimiz kelimenin bir isim
olması ve onunla isim tamlaması şeklinde kullanılması yeterli.
Yani, (kurala uygun olarak çoğul yapılan ve eril bir
kelime) ise, sonu ــُونَ) ûne ( eki ile bitiyorsa onu değiştiriyoruz. Ve ( ــِينَ îne) olarak kullanıyoruz.
ÖRNEK:
Iraklılar
|
El-ırâkiyyûne
|
الْعِرَاقِيُّـونَ
|
Binlerce
Iraklı
|
Âlâfu’l-Irâkiyyîne
|
آلَافُ
الْعِرَاقِيِّـينَ
|
Örnek cümleye bakalım:
آلَافُ
الْعِرَاقِـيِّـينَ يُنَدِّدُونَ بِقَانُونٍ يَمْنَحُ السِّيَاسِيِّينَ رَوَاتِب تَقَاعُدِيَّة عَالِيَة
|
Âlâfu’l-Irâkiyyîne
yuneddidûne bi kânunin yemnahu’s-siyâsiyyîne ravâtib tekâudiyye âliye.
|
Binlerce
Iraklı, siyasetçilere yüksek emekli maaşları veren yasayı kınıyor.
|
Binler
|
Âlâf
|
آلَافُ
|
Iraklılar
|
El-Irâkiyyûne
|
الْعِرَاقِـيُّونَ
|
...-yı eleştirdi, kınadı (tekil, mazi)
|
Neddede
bi
|
نَدَّدَ بِ
|
...-yı eleştiriyor, kınıyor (tekil, muzari)
|
Yuneddidu
bi
|
يُنَدِّدُ بِ
|
...-yı eleştiriyorlar, kınıyorlar (çoğul, muzari)
|
Yuneddidûne
bi
|
يُنَدِّدُونَ بِ
|
Kanun,
yasa
|
Kânûn
|
قَانُون
|
İhsan
etti, verdi (tekil,
mazi)
|
Menaha
|
مَنَحَ
|
İhsan
ediyor, veriyor (tekil,
muzari)
|
Yemnahu
|
يَمْنَحُ
|
Siyasetçilere
|
Es-siyâsiyyîne
|
السِّيَاسِيِّينَ
|
Maaş
|
Râtib
|
رَاتِب
|
Maaşlar
|
Ravâtib
|
رَوَاتِب
|
Emekli
maaşı (tekil)
|
Râtib
tekâudiyy
|
رَاتِبٌ تَـقَاعُدِيٌّ
|
Emekli
maaşları (çoğul)
|
Ravâtib
tekâudiyye
|
رَوَاتِب تَقَاعُدِيَّة
|
Yüksek
|
Âliye
|
عَالِيَة
|
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder