30 Nisan 2014 Çarşamba

DİNLENİN, RAHATINIZA BAKIN




İngilizce’de (take a rest: soluk almak, dinlenmek) diye bir deyim var.

Arapça’da buna benzer bir deyim de tıpkı İngilizce’deki (take: almak) fiili gibi (أخذ ehaze: aldı) fiili ile kuruluyor.



İstirahate çekildi, dinlendi

Ehaze râhatehu

أَخَذَ رَاحَتَهُ


Videoda bu ifade çoğul kullanılmıştır.

Bu ifade aşağıdaki videonun 15.30.  dakikasında geçmektedir.








أَرْجُوكُمْ  خُذُوا رَاحَتَكُمْ

Ercûkum huzû râhatekum

Sizden dinlenmenizi rica ediyorum.
Rica ederim rahatınıza bakın.







29 Nisan 2014 Salı

ARAPÇA’DA BAYAN İÇİN EMİR KİPİ ÖRNEKLERİ





Arapça’da bir erkeğe verilen emir kipinin sonu sessiz harfle biter, yani sükunlu olur.

Örnek: اُكْتُبْ (Uktub) Yaz


Arapça’da bir bayana verilen emir kipinin sonu î harfiyle biter.

Örnek: اُكْتُبِي (Uktubî) Yaz


Aşağıda linkini verdiğim videoda bayana verilen 3 adet emir kipi göreceksiniz.

http://www.youtube.com/watch?v=BoiOFJn1mYc






Git

İzhebî

اِذْهَبِي

Temizle, fırçala

Nazzifî

نَظِّفِي

Süre ver, mühlet ver

Emhilî

أَمْهِلِي



Videoda geçen cümleler:



اِذْهَبِي إِلَى الْحَمَّامِ وَ نَظِّفِي أَسْنَانَكِ

İzhebî ile’l-hammâmi ve nazzifî esnâneki

Banyoya git ve dişlerini fırçala !




أَمْهِـلِينِي حَتَّى نِهَايَةِ الْفِيلمِ

(Emhilînî hattâ nihâyeti’l-film)

Bana filmin sonuna dek süre ver !




هَلْ تُرِيدِينَ أَنْ تُـثِيرِي غَضَبِي ؟

Hel turîdîne en tusîrî gadabî?

Beni kızdırmak mı istiyorsun?




لَا يَا أُمِّي

Lâ, yâ ummî

Hayır anne.




مَعْذِرَةً يَا سَيِّدِي

Mağziraten yâ seyyidî

Afedersiniz bayım.




أَنْتَ دراكولا ؟

Ente Drakula?

Siz Drakula mısınız ?




لَا

(Lâ)

Hayır







28 Nisan 2014 Pazartesi

HACERÜL ESVED’İN SIRRI






Egyptian National Research Center (Mısır Ulusal Araştırma Merkezi)nden Abd al-Baset Sayyid (Abdülbasit Seyyid) ‘in bir tv programında söyledikleri ilgimi çekti.

Konuşmayı aşağıda kabaca tercüme ettim:
  

The British Museum (İngiltere’de Londra’da bir müze) Hacerül Esved’den koparılan üç parçanın kendilerinde olduğunu açıkladı. 

Bu üç parça, Hacerül Esved’in Güneş sisteminin dışından gelen bir taş olduğunu ispatladı.

 Beyaz saçlı, kırmızı yüzlü Hristiyan bir adam Kabe’ye girdi. Tavaf etmeye başladı. Bir fırsat bulduğunda bir elmas parçası ile Hacerül Esved’den üç parça kesti. O devirde Hacerül Esved’in etrafında o metal kısım yoktu. Adam Mekke’den Cidde’ye oradan da Avustralya konsolosluğuna gitti. Orada kahramanlar gibi karşılandı. Bir Avustralya gemisi adamı Londra’ya götürdü. Adam taş parçalarını British Museum’a götürdü. Orada taşlar incelendi.

Niyetleri neydi? O taşın dünya üzerinde bulunan sıradan bir taş olduğunu ispatlamak. Bu, müslümanlar tarafından öpülen taşın, sıradan bir taş olduğu anlamına gelirdi.

Fakat analizler tersini gösterdi. 

Araştırmacılar taşların bir tür (semi-conductor: yarı iletken) olduğunu keşfettiler.

Yarı iletkenler, elektronik aletlerin gelişmesine yol açmıştır. Mesela büyük bir radyo alın. Onu kol saatinin içine sığacak hale getirebiliriz. Nasıl? Radyonun içine koyduğumuz ampul yerine, onları bu boyda bir kristal kadar küçük yapmaya başladılar.

NASA’dan Karnar isimli bir araştırmacı, Hacerül Esved parçalarından birini aldı. Onu 1 milyon telefon hattıyla yükledi. Taş dayandı. 100 milyon telefon hattıyla yükledi. Taş dayandı.  Taşın büyüklüğü nohut kadardı. 

Araştırmacı, bu taşın görülmeyen ışın yaydığını buldu. Nohut büyüklüğünde bir Hacerül Esved parçasının 100 ışın yaydığını buldu. Her bir ışın, 10.000 kişinin içinden geçebilirdi. (İçine nüfuz edebilirdi.)



Video linki:


Konu ile ilgili Ahmet Maranki’nin enteresan ifadeleri:











27 Nisan 2014 Pazar

CİNSİNİ NEFYEDEN LÂ (2. ÖRNEK)





Bu konunun gramer açıklaması birinci bölümdedir :





لَا وَقْتَ  لِلشَّرْحِ  يَا سَيِّدِي

Lâ vakte li’ş-şerhi yâ seyyidi

Açıklamaya hiç vakit yok, efendim.


Videoyu izlemek için tıklayın:






Yok


لَا

Vakit

Vakt

وَقْت

...için

Li

لِ

Açıklamak

Eş-şerh

الشَّرْح

Ey


يَا

Efendim

Seyyidî

سَيِّدِي





26 Nisan 2014 Cumartesi

CİNSİNİ NEFYEDEN LÂ




(لَا النَّافِيَة  لِلْجِنْسِ)


(لا : lâ)   edatının birden çok görevi vardır.

Genel bir olumsuzluk bildiren türüne (cinsini nefyeden lâ) denir.

Bu şekilde kullanılacaksa, gramere göre isim sayılan bir kelime ile başlayan cümlenin başına getirilir.

Cümleye (hiç, hiçbir) anlamı katar.

Nefyetmek: Olumsuzlamak, olumsuz yapmak demektir.

Örnek:


لَا طَالِبَ فِي الْمَدْرَسَةِ

tâlibe fi’l-medraseti

Okulda hiç öğrenci yok.
Okulda hiç bir öğrenci yok.


(Lâ)  edatı, olumsuzluk anlamı verdiği şeyin (bu örnekte: öğrencilerin) tamamını kapsar.

Yani (okulda öğrenci cinsinden hiç bir kimse yok) anlamına gelir.

Bu tarz bir kullanımda (طالب  ) kelimesinin  (ال) takısı almamış olması gerekir. 

Ve son harfinin harekesi üstün olur. (Talib kelimesi, fetha üzere mebnidir)

Konunun videosunu izlemek için tıklayın:




Videoda geçen cümleler:


لَا أَحَدَ هُنَا

Lâ ehade hunâ

Burada hiç kimse yok



وَ لَا هُنَا أَيْضًا  

Ve lâ hunâ eydan

Burada da yok.




أَيْنَ ذهَبَ  الْجَمِيعُ  يَا تُرَى ؟

(Eyne zehebe’l-cemîu yâ turâ?

Acaba herkes nereye gitti?





25 Nisan 2014 Cuma

ONLY THE STRONGEST SURVİVE




Sadece en güçlü olan hayatta kalır” diye çevirebileceğimiz bu İngilizce deyimin Arapça karşılığı:



اَلْبَقَاءُ  لِلْأَقْوَى  فَـقَطْ

El-bakâu li’l-akvâ fakat.

Sadece en güçlü olan hayatta kalır.




Kaldı

Bakiye

بَـقِيَ

Kalmak, baki olmak, var olmak

El-bakâ’

اَلْبَقَاءُ

...için, ...-ya ait

Li

لِ

En kuvvetli, en güçlü

El-akvâ

اَلْأَقْوَى

Sadece

Fakat

فَـقَطْ



ARAPÇA OLARAK ÇIKMA TEKLİF ETMEK



Aşağıdaki cümlelerin geçtiği videoyu izlemek için tıklayın:





كاتي هَلْ تَرْغَبِينَ فِي ذهَابِ إِلَى السِّينَمَا مَعِي ؟

(Kathy hel tergabîne fî zehâbi ile’s-sînemâ maî ?)

Kathy benimle sinemaya gitmek ister misin?



أَعْنِي ، تَعْرِفِينَ

Ağnî, tağrifîne

Demek istiyorum ki... biliyorsun...



فِي وَقْتٍ قَرِيبٍ

Fî vaktin karîb

Yakın bir zamanda



مَا رَأْيُـكِ ؟

Mâ ra’yuki?

Ne dersin? (Görüşün ne?)



نَعَمْ ،  أَكِيد

Neam, ekîd

Evet, kesinlikle