İngiliz televizyon kanalı Channel 4, (Hidden Talent:
Gizli Yetenek) adlı bir program hazırlamış. İnsanlarda varolan gizli
yetenekleri bulup ortaya çıkarmayı amaçlıyor. Her bölümde farklı bir konuyu ele
alıyor.
Test merkezlerinde yüzlerce kişiye test
uyguluyorlar. Geçen yıllarda, rastgele seçilmiş 900 kişiye 9 farklı test
uygulamışlar. Ve herhangi bir konuda yetenekleri olup olmadığını ölçmüşler.
Yetenekli olanlara eğitim vermişler, sonra o alanla ilgili zor görevler
vermişler. Ve başarıp başaramadıklarını ölçmüşler.
Programın bir bölümünde de, hangi insanların dil
öğrenme yeteneğine sahip oldukları, (Modern Language Aptitude Test) ile test
ediliyor. (Kazanan kişiden, dünyanın en karmaşık dillerinden biri olan Arapça’yı
6 ayda öğrenmesi isteniyor. Program sonunda
kişinin Arapça’yı akıcı olarak konuşup konuşamadığı, Ürdün’de canlı televizyon şovuna
çıkarılarak test edilecek)
İlk aşamada (Modern Language Aptitude Test)
sınavından en yüksek puanı alan beş kişi seçiliyor.
Test sorularından biri şu:
Eğer (ba: 1, baba : 2, di: 3 ise ba- di- baba: kaçtır?)
Testle ilgili birkaç örnek soru görmek isterseniz:
Beş kişi arasından biri seçilecek. Tüm
masrafları tv tarafından karşılanacak olan Londra’daki bir dil kursunun
yoğunlaştırılmış programına ve Ürdün Üniversite’sinin dil kursuna katılacak.
Bu kişiyi seçmek için verilen görev şu:
5 finalist, bir Türk restoranında garson olarak
çalışacak. Basit selamlaşma ifadeleri ve Türkçe yemek isimlerini ezberleyecek.
Türk müşterilere yemek isimlerini söyleyip, onların Türkçe olarak verdiği
siparişleri anlamaya çalışacak. Bunun için finalistler sadece 1 gün kurs
görüyorlar.
Bu arada onları izleyen dil uzmanları, hangisinin
daha başarılı olduğunu tespit edip kazananı seçecek.
Uzmanlar şunlar:
Dr. Radia Kesseiri, Leeds Üniversitesinde hoca.
Eddie Trowbridge, İngiliz ordusunda görevli binbaşı.
Dr. Anil Biltoo, Londra Üniversite’sinde hoca.
Tim Radford, yazılım geliştirici.
Dr. Anil, önemli olan şeyin, yanlış yapmak değil, hedef
dilde iletişim kurabilmek olduğunu söylüyor.
James Whinnery adlı 20 yaşındaki genç bu testi
kazanıyor. Kendisi, annesiyle anlaşamadığı için evini terk etmiş, kimsesizler
yurdunda kalıyor.
James eğitime başlıyor. Kendisinin gelişimini takip
eden hocası Radia ile bir arap restoranına gidiyorlar. İlk görevi Arapça menüyü
anlamak ve istediği yemekleri Arapça olarak sipariş vermek.
(مُمْكِن شورْبَا حَريرَة ؟ ) Harira çorbası
alabilir miyim ? diyerek görevi başarıyor. Yemeği (elhamdulillah) diyerek
bitiriyor.
İkinci görevi çok daha zor.
Yanına bir şoför veriliyor. Gidilecek 3 nokta
belirtiliyor. (Harrods mağazası, Arabistanlı Lawrence olarak tanınan şahsın evi
ve Londra merkez camisi). Arabadaki navigasyon cihazının verdiği Arapça talimatları
anlayıp şoföre yolları tarif etmesi gerek. Bütün yolculuğu 1 saatte bitirmesi
lazım. Ama sıra sayılarını karıştırdığı için talimatı yanlış anlayıp parkuru 3
saat geç bitiriyorlar.
Yoğunlaştırılmış kursa devam ediyor (videonun 20. dakikası)
Günde 200 yeni kelime ezberlemesi gerekiyor. Evet yanlış okumadınız
günde 200 kelime. Bunun yanı sıra Arap alfabesi ile yazmayı da öğreniyor. (Bu
arada ekranda yazı tahtasına ve ders notlarına dikkat edin resim ve şekiller
çok fazla kullanılmış Sadece kuru kuruya yazılar yok, James’in önünde “Mastering
Arabic” adlı kitap var.)
Bu arada Arapça konuşmasının gelişimini denemek için
bir radyo kanalında canlı yayına, Arapça röportaja çıkarıyorlar. (videonun 21. dakikası)
Bu arada jüri de onu izliyor.
Bir soruyu tam anlamadığı ve gergin olduğu için
yanlış cevap veriyor. Ama aldığı 2 aylık eğitimle bu röportajı yapabilmesi bile
başarı. Morali bozuluyor. Annesi ve kardeşleriyle vedalaşarak 6 hafta kalmak
üzere Ürdün’e gidiyor.
James: (Bu benim için sadece yeni bir dil öğrenmek
değil, yeni bir insan olmak) diyor.
Ürdün’de bir arap ailenin yanında kalıyor.
University of Jordan’da kursa gidiyor.
Artık sınıfta İngilizce konuşması yasak.
İlk üç haftada orta düzeye (intermediate level) geliyor. İngiltere’deki hocası Radia
da internet bağlantısıyla onun gelişimini takip ediyor.
James’in ona söylediği bir şey enteresan:
(Uzun süre Arapça konuştuktan sonra, şimdi nasıl İngilizce
konuşacağım) diye düşünüyorum. Bu çok tuhaf, diyor.
Bir kafede akşamları garson olarak çalışmaya
başlayıp konuşmasını ilerletiyor.
Hafta sonlarında, Ürdün kültürünü keşfetmek için şehri
geziyor. Gramer onu zorluyor. Zaman zaman kursa devam etmek ona çok geliyor. Ama
kursu bitiriyor.
Kursun sonunda yapması gereken bir görev var.
New Day ( يَوْم جَدِيد yevm cedîd /Yeni
bir gün) adlı programa çıkıp, 20 dakika boyunca, daha önce hazırlanmadığı
farklı konularda, akıcı olarak konuşması lazım.
Hocası Radia: (1 yıldan fazladır Arapça öğrenen bir
öğrenciden bunu yapmasını umarım) diyor. James, normal bir öğrencinin 2 senede
ulaşabileceği seviyeye 19 haftada ulaşıyor.
Ve görevi başarıyla tamamlıyor.
Videoyu muhakkak izlemenizi tavsiye ederim:
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder